top of page

Eşinizi seçerken cevaplamanız gereken 5 soru!

  • Yazarın fotoğrafı: İlksen Kalıpçıoğlu
    İlksen Kalıpçıoğlu
  • 16 Tem 2020
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 Ağu 2020

Diyelim ki henüz onunla tanışmadınız. Hayatınız nasıl?

Etrafınızda arkadaşlarınız, dostlarınız ve aileniz var değil mi?

Arkadaşlarla buluşmalar, sinema tiyatro konser gibi sosyal etkinliklere gitmeler, kahve içmek için buluşup sohbetler, paylaşımlar..


Arkadaş ortamınızın hayatınızda ne kadar önemli bir rol oynadığını hiç düşündünüz mü?

Büyük ihtimalle hayatınızı paylaşmaya karar vereceğiniz kişiyi de onlar sayesinde tanıdınız ya da tanıyacaksınız.

Biriyle arkadaş olmaya ve o arkadaşlığı sürdürmek kararını verirken ne kadar dikkatli olmanız gerektiğinin farkında mısınız acaba?

Ben küçükken bir aile büyüğümün bana söylediği bir lafı vardı “Nerede gezersen orada bulursun” diye… laf o zamanlar anlamsız gelirdi… gezdiğim yerle bulduğum şeyin bağlantısı ne olabilir ki diye düşünürdüm hep… hem ne bulacaktım? Ne arıyor olacaktım? Hep soru işareti idi benim için.

Şimdilerde anlıyorum ki nerede olduğum, kimlerle olduğum gerçekten de çok önemliymiş hayatımda.

Bu yazıyı bir Aile Danışmanı neden kaleme aldı ki acaba diye düşünüyor olabilirsiniz. Haklısınız bu yazıda anlatılanlar siz evlenmeden önceki dönemin önemini anlatıyor gibi.

Arkadaşlarınız siz evlenmeden önce önemliydi ya… Siz evlendikten sonra sizin için daha da önemli olmalılar aslında.

Biriyle birlikte olmaya başladığınızda her şeyi onunla yapmak istersiniz. Sadece onunla olmak. Buna aşık olmanın etkisi diyebiliriz.

Ama aşk akut bir duygudur. Yani başlangıçtaki gibi aynı şiddette kalmaz, değişir ve yerini derin bir sevgiye bırakır. İşte bu noktada hayatınızdaki kişi “Hayat Arkadaşınız” olur.

Terim ne kadar da ilginç değil mi? “Hayat arkadaşı” yani o kişi de size arkadaşlık etmeli, sizin en yakın arkadaşınız olmalı. Hatta evleneceksiniz eşiniz olacak; Size eş, size eşdeğer biri olmalı…

Arkadaşlarınızı ya da Hayat Arkadaşınız olacak Eşinizi seçerken kendinize sormanız gereken bazı sorular vardır.

Evlilik kararı verirken ya da Eş seçiminde önemlidir bu sorular.

Sokrates’in “Eşin iyi olursa mutlu olursun, olmazsa filozof olursun” deyişindeki kadar şanslı olamayabiliriz.

Bu sebeple aşağıdaki soruları kendinize dürüst davranarak cevapladıktan sonra bir karar verin derim.

Öncelikle kendinizi tanımak ve evlenmeye karar vermek için şu sorulara cevap verin:

Eğer bu sorulara vereceğiniz cevapları bilmiyorsanız. Evliliğe karar vermek için erken olabilir.

Yaşamımda önem verdiğim değer ve önceliklerim neler?

Yaşam içinde kendimize değer yargıları belirleriz. Onlar bizim kırmızı çizgilerimizdir. Zamanla değişir ya da gelişebilirler tabi ama önceliklerimiz ve değerlerimiz hep vardır. Belki farkında değilsiniz şu an, belkide henüz o çizgilerin üzerine basan bir olay henüz yaşamanız sınırlarınızı henüz belirlemediniz. Ama evlilik kararı almadan önce mutlaka farkına varın; sınırlarınızın ve değerlerinizin.


Ben neleri yapmaktan hoşlanırım?

Evlendiğinizde eşinizin sevdiği şeyleri yapmaya başlarsınız, kendinizi de o yaptığınız şeyleri sevdiğinize ikna edersiniz. Bilinçli olarak kendinizi kandırırsınız da içinizden bir ses sevmediğinizi bilecektir. Zaman geçtikçe sevmediğiniz şeyleri yaptığınız bir kısır döngü içinde bulacaksınız kendinizi.


Ben Aileme bağlı mıyım, bağımlı mıyım?

Sizi dünyaya getiren, sizin şu an olduğunuz kişi yapan ortamı sağlayan kişilere duyduğunuz bağ oldukça kıymetlidir. Evlendikten sonra da o bağı korumanız önemlidir. çünkü aileniz ne olursa olsun oradadır. Kopmayacak bir bağdır. O bağı zedelemeye gerek yok.

Ama ailenize bağımlı olmanız evlenecekseniz bir sorun olacaktır. Evlenmeden önce kendi ayaklarınızın üzerinde duran, kendi geçimini sağlayabilen, kendi yolunda gidebilen biri olmalısınız.

Evlendikten sonrada eşinize bağımlı biri asla olmayın. Hayat size neler sunacak asla bilemezsiniz. Kurduğunuz düzen ani bir şekilde bozulursa kendi ayaklarınızın üzerinde durabilecek kadar bağımsız olmalısınız.

Kendini bilen, istediğini yapabilen, bağımsız biri olduktan sonra hayatınıza eşlik edecek arkadaşlarınızı ve eşinizi seçerken de dikkatinizi çekmek istediğim bazı sorular var:

Onunla hoşlandığımız şeyler ortak paydada buluşur mu?

Evlendiğiniz kişiyle beraber zaman geçirmek çok önemlidir. Siz kendinizi keşfetmeden önce evlenirseniz, Eşinizin sevdiği şeyleri yaparken bulursunuz kendinizi. Evliliği sürdürürken kendinize iyi gelen şeyleri yapmaktan vazgeçmemelisiniz.


Dini, siyasi görüşlerimiz paralellik gösteriyor mu?

Değer yargılarının oluşmasında Din ve Politika önemli rol oynar. Hayatınızda aynı dinden ya da politik görüşe sahip kişiler olsun demiyorum. Çeşitlilik sizi geliştirir ve kültürel açıdan da besleyen bir şeydir. Ancak bu iki konu tartışmaya çok elverişli konular değildir, ya saygıyla yaklaşırsın kabullenirsiniz ya da uzaklaşırsınız.

Değer yargılarımız birbiri ile örtüşüyor mu?

Aynı şeylere değer veriyorsanız ne ala. Hayatınızda yol arkadaşınızı buldunuz demektir. Eğer veremiyorsanız ya da değer verdiğiniz farklı konulara için birbirinize saygıyla yaklaşamıyorsanız korkarım evlenmemeniz en hayırlısı olacaktır. Öncelikleriniz ve değer verdiğiniz ilkeler birbirinden farklıysa o kişiyi ne kadar severseniz sevin, evinizde hep tartışmalar olacaktır. Önce kendi önceliklerinizi bilin ki diğer kişiyle evlendiğinizde asimile olmayın. O evlilikte eriyip gitmeyin.


Ekonomik beklentilerimiz uyuşuyor mu?

Paraya bakış açısı da eşinizi seçerken dikkat etmeniz gereken diğer bir konudur. Ekonomik beklentiler, parayı harcama şekliniz ve amaçlarınız aynı değilse o evlilikte sorun olabilir. Özellikle ekonominin sıkıntılı olduğu dönemleriniz olursa bu konu daha da önem kazanacaktır. Ekonomik sıkıntılar hepimizin hayatından olabilecek durumlardır. Hayat bu ne getireceği belli olmaz tabii ama, sizin yine de eş olarak seçeceğiniz kişi için bir farkındalığınız olsun diye bu konuya değinmek istedim.


Benim eğitim seviyem ile evlenmeyi düşündüğüm kişinin eğitimi aynı seviyede mi?

Bu konu çok tartışılır, Eğitim seviyesi meselesi. İkinizinde yüksek lisans yapmış olması ya da üniversite mezunu olmasını kastetmiyorum. Okuduğunuz konuların, üzerinde tartışabileceğiniz konularının olabilmesi için ikinizin de belli seviyede olması gerekir. Eğer kendinize eşdeğer görmüyorsanız, yaşanan olaylarsa onun fikrini sormaya gerek görmüyorsanız, o kişiyi eşiniz olarak hayatınıza sokmayın. Kararları ortak almayacaksanız ya da fikirlerini önemsemiyorsanız eşiniz olmasın…. Ortak konuşacak konular bulamıyorsanız da evlenmeyin… Çünkü evlilikte amaç hayat arkadaşlığı ise yaşlandığınızda isteyebileceğiniz tek şey konuşacak ve sizi dinleyebilecek biridir.

Aşk geçtikten sonra evlilik hayatınız sürerken de etrafınızda arkadaşlarınız olmalı… Eşiniz dışında arkadaşlarınız hep olmalı.. Güzel zamanların tadını çıkarabilmek için sizin adınıza mutlu olan arkadaşlarınız olmalı, sizi üzen bir durum karşısında sizinle birlikte üzülen ve sizin üzülmenize daha çok üzülen arkadaşlar…

Arkadaşlık kurabilmek, sürdürebilmek başlı başına bir başarı ve ruh sağlığı ölçüsüdür. Arkadaşsızlığın neden olduğu yalnızlık ve yetersizlik duygusuna aileden gelen destek yeterli olmaz. (Kasatura,2013)

Bir arkadaşım, gün gelip de evlendiğim kişiden ayrılmaya karar verirsem yanımda arkadaşlarımın olması beni güçlü kılar demişti. Ne kadar içten yapılmış bir itiraf diye düşünmüştüm.

Evlilik hayatınız önemlidir. Eşiniz sizin en yakın arkadaşınızdır ve hayatımızdaki arkadaşlarımız da kalelerimizdir.

Onlara değer verip, onlarla olan ilişkiyi korumak sizi hayata karşı güçlü kılar.

1 Comment


handos
Jul 17, 2020

👏👏

Like
İLETİŞİM

İlksen KALIPÇIOĞLU

ADRES

Bağdat Caddesi German Apt. No: 456 K: 4 

34740, Kadıköy / İstanbul

EMAIL

​​ilksenkal@gmail.com

GSM

0 541 511 26 26

  • Black Instagram Icon
  • Black Facebook Icon
  • Twitter

© 2019 - 2025 Tüm hakları saklıdır. ilksenkalipcioglu.com.

bottom of page